HATALARIMIN GÜCÜ

Üretimin içerisinde yürüyorum. İbrahim yaklaştı yanıma. İbrahim mühendis çocuk. İyi bir mühendis İbrahim. Pres hatlarının sorumluluğu onda 50 kişilik bir ekibi yönetiyor. Güveniyoruz İbrahim’e. “Affedersiniz Okan Bey” dedi son derece saygılı bir ses tonuyla. Devam etti pres de çalışan Melih’i göstererek; “Melih’in beli ağrıyormuş. Çay köşesinde biraz dinlenmek istiyor.” dedi. Melih genç bir delikanlı. Askerden yeni gelmiş. Zıpkın gibi. Tuttuğunu koparan ve zeki. Hem çalışıyor hem de yan gözle bize bakıyor.

İbrahim’e gülümsedim, cebimden iş eldivenlerini çıkartıp Melih’e yöneldim. “Melih belin ağrımış git dinlen biraz.” dedim. Melih şaşırdı ama o çay dinlenme köşesine yönelirken yerine ben geçtim. İbrahim geldi birşeyler geveledi ama nasıl baktıysam artık hemen uzaklaştı. İbrahim ve Melih’in şaşkın bakışları arasında çalışmaya devam ettim. 15 dakika geçti yada geçmedi Melih geldi yanıma. “Okan Bey çok teşekkür ederim. Ağrım geçti, çalışabilirim.” dedi. Geçmiş olsun deyip yanından uzaklaştım ve dolaşmaya devam ettim. Bir daha fabrikada ne Melih’in ne de başka kimsenin beli ağrımadı. İbrahim mi o 2-3 yıl kadar sonra başka bir firmada iş bulup ayrıldı. Melih hala çalışıyor. Daha sonra Satınalma bölümüne aldım onu Müdür Yardımcısı oldu.

Böyle davranmasının birazını kitaplardan öğrendim. Bir çok psikoloji kitabı okudum. Evet evet mühendisim hem de çok iyi bir üretimciyim. 10 yaşından beri kaynak yapmasını biliyorum. 12 yaşında torna kullanmasını öğrendim. Ama fabrika yönetmek insan yönetmek çok zor. Hele benim gibi adalet kavramınız yüksek ise. Solcu, sosyalist bir ruha sahipseniz. Okuduklarımı uyguladım. Uyguladıkça hatalar yüzüme yüzüme vurmaya başladı.

O zaman anladım ki! Tek başına teoriyi okuyup öğrenilmiyor. Öğrenmenin ilk adımı okumak ancak anlatılmak istenenin sadece yüzde onluk kısmını öğreniyorsunuz. Uygulamazsanız teori güdük bir bilgi olarak kalıyor. Uygulamak gerekiyor. Uygularken özellikle güvenliği elden bırakmamak çok önemli. Uygulamak bile size ancak yüzde yirmilik bir dilim getiriyor.

Hani tecrübe denilen olgu, tanım varya öğrenmenin yüzde yetmişlik bölümünü oluşturan. İşte o tecrübeler aslında yaptığımız hatalar. Hata yaparak, hatalarımızı düzeltip ders çıkararak öğrenmeyi tamamlıyoruz. Elektrodu metale yapıştırmadan en uygun açıyı eliniz öğrenemez. Her zaman gönye kullanamazsınız. Elinizin altında bir mikroskop yoktur. Plastik bir levhayı aluminyuma nasıl kaynatacağınızı kitapta bulamazsınız. Kitap size sadece iki metali bir birine kaynatmayı anlatır.

İş hayatım boyunca çok hata yaptım ve hiç hata yapmaktan korkmadım. Bazı hatalarım bana çok zarar verdi. Aslında en büyük zararı beni kaybedenler görüyor. Sakın hata yapmaktan korkmayın. Siz adaleti nasıl sağlayacağınızı düşünün. Önemli olan her noktada adaleti sağlamak.

Sevgiyle kalın.

HATALARIMIN GÜCÜ” için 2 yorum

  1. Ben hep derim dünyanın en zor işi insan yönetmek. Bu konuda yöneteceklerin eğitim alması lazım.

  2. Hayat tecrubelerden aldığımız derslerle geçiyor.Ne yazık ki 20 yaşlarımda bu günkü aklım olsaydı demek bizi geriye döndürmüyor,yapabileceğimiz bu birikimi gençlere aktarmak.

Yorum bırakın