GÖRMEYİ ÖĞRENMENİN 8 YOLU – BÖLÜM 3
5. Gölgeyi İzlemek – 6. Veriyi Konuşturmak
“Bazı problemler gölgede durur. Bakmazsan fark edilmez, fark etmezsen büyür.”
🔹 5. Gölgeyi İzlemek – Sorunun Kenarından Bak
Her sistem, görünenden ibaret değildir.
Bazı problemler öyle yerleşmiştir ki, artık doğrudan gözle görülemez.
Ama gölgeleri vardır.
Nedir gölge?
- Kişisel şikâyet değil, şekli değişmiş sessizlik.
- Belge değil, kaybolmuş dosya.
- Karşı çıkış değil, katılmamış toplantı.
Ne Anlama Gelir?
- Sistemde ne eksik?
- Neden bazı formlar hiç dolmuyor?
- Neden o kişi hep köşede kalıyor?
Gölgeyi izlemek, görünmeyeni anlamanın yoludur.
Problem her zaman bağırmaz. Bazen sadece kaybolur.
Neden Etkilidir?
- Çünkü sistem, eksik olanı gizler.
- Bozukluk kendini çoğu zaman dolaylı yollarla belli eder.
- “Normalleşmiş eksik” görünmez olur. Ama gölgesi vardır.
Gerçek Bir Hikâye
Bir kurumda şikâyet kutusu vardı. Ama aylardır boştu.
Yönetim memnundu: “Demek ki sorun yok.”
Sonra biri dikkat etti: Kutunun anahtarı kırık. Kimse açamıyor.
Yani kutu boş değildi. İletişim kanalı ölmüştü.
Sorun bağırmıyordu. Sessizce gölgeye çekilmişti.
🔹 6. Veriyi Konuşturmak – Sayılardaki Sessiz Sinyalleri Duy
Veriler yalan söylemez. Ama bazen doğruyu da doğrudan söylemez.
Veri analiz edilmeden sadece bir rakamdır.
Ama analiz edilirse hikâye anlatır.
Ne Anlama Gelir?
- Ortalama değil, sapmayı izle.
- İstikrar değil, değişkenlik seni uyarır.
- Yüzde kaç arttığı değil, ne zaman arttığı önemlidir.
Neden Etkilidir?
- Sayılar duygusuzdur ama tarafsızdır.
- Veri geçmişi unutmadan kaydeder.
- Sistem körleşse bile veri “ben buradayım” der.
Görmek istemeyen gözler kapansa bile, veri hep yazmaya devam eder.
Gerçek Bir Hikâye
Bir eğitim kurumunda öğrenci memnuniyeti hep %80’in üzerindeydi.
Ama bir danışman veriyi zaman serisiyle inceledi.
3 ay boyunca memnuniyet her hafta 1 puan düşüyordu.
Toplam düşüş 12 puan olmuştu ama her hafta o kadar küçük bir değişimdi ki kimse fark etmedi.
Veri konuşuyordu. Ama dinleyen yoktu.
Bugün gözünden kaçan bir “gölge” oldu mu?
Elinde veri varsa, sormayı denedin mi: “Bana ne anlatmak istiyorsun?”
Gördüğün şeyi gözle mi gördün, yoksa veriyle mi duydun?